Ticaret Araştırmaları ve Risk Değerlendirme Genel Müdürlüğü

...

Kızıldeniz’de Yaşanan Krizin İspanya Üzerindeki Ekonomik Etkisinin Değerlendirilmesi

Kızıldeniz'de her geçen gün ortaya çıkan haberler İspanya ekonomisi açısından giderek daha endişe verici hale gelmektedir. Yemen'deki Husi isyancıların Batılı kargo gemilerine yönelik süregelen saldırıları ve ardından ABD ve İngiltere'den gelen askeri tepkilerin yol açtığı artan gerilim, dünyanın en önemli ticaret yollarından biri boyunca deniz faaliyetlerinde bir azalmaya neden olmuştur. Söz konusu deniz yolu, dünya deniz ticaretindeki konteynır sevkiyatlarının %30'unu oluşturmaktadır. Anlık etkilerden dolayı navlun ücretlerinde kayda değer bir artış ortaya çıkmış olsa da henüz enflasyon üzerinde gözle görülür bir etki olup olmadığına dair bir netlik bulunmamakta ve henüz ciddi bir arz sıkıntısı rapor edilmemektedir. Petrol gibi temel emtialarda fiyat istikrarı devam etmektedir. Bununla birlikte, bölgesel bir çatışmanın süregelen tehdidi endişeleri artırmakta ve İspanya bunun yansımalarına karşı savunmasız kalmaktadır.

Bu çerçevede, bu çatışmanın İspanyol ekonomisi üzerindeki sonuçlarını değerlendirmeyi amaçlayan çeşitli çalışmalar ortaya çıkmıştır. İspanya Merkez Bankası'nın öngörüleri, halihazırda Kızıldeniz’de yaşanan krizin enflasyon üzerindeki etkisinin nispeten az olacağını göstermektedir. Ancak durumun gidişatını çevreleyen önemli bir belirsizliğin ve daha da kötüleşme potansiyelinin bulunduğuna dikkat çekilmektedir. Kurum, ekonomik etkilerin şimdiye kadar geçmiş olaylarla karşılaştırıldığında daha hafif olacağını gösteren bir darboğaz göstergesi geliştirmiştir. Yine de krizin küresel taşımacılık harcamalarını artırmadaki rolü konusunda uyarıda bulunmaktadır.

Bu arada, özel bir finans kuruluşu olan UniCredit Research, Kızıldeniz'deki durumun tırmanması halinde İspanya'nın toplam dış ticaretinin yaklaşık %10'unun tehlikeye girebileceğini vurgulayan bir rapor yayınlamıştır. Analizlerine göre, Orta Doğu ve Asya ile yapılan deniz ticaretinin, bu bölgelerden ve özellikle de Çin’den yapılan ithalat nedeniyle, genel dış ticaretin %14 ila %10'unu oluşturduğu göz önüne alındığında, Avro Bölgesi ülkeleri arasında Yunanistan, İtalya ve İspanya özellikle risk altında görünmektedir.