Ticaret Araştırmaları ve Risk Değerlendirme Genel Müdürlüğü

...

Trans-Pasifik Ortaklığı için Kapsamlı ve Aşamalı Anlaşma (CPTPP) Şili’de Yürürlüğe Girdi

TPP11 olarak da bilinen Trans-Pasifik Ortaklığı için Kapsamlı ve Aşamalı Anlaşma (CPTPP - Comprehensive and Progressive Agreement for Trans-Pacific Partnership) uzun ve tartışmalı geçen bir sürecin ardından Şili’de 21 Şubat 2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Böylece, Şili söz konusu Anlaşmanın yürürlüğe girdiği 10’uncu ülke olmuştur.

8 Mart 2018 tarihinde, Şili’nin başkenti Santiago’da düzenlenen törende Avustralya, Kanada, Japonya, Yeni Zelanda, Brunei, Şili, Malezya, Meksika, Peru, Singapur ve Vietnam’ın aralarında bulunduğu 11 ülkenin imzaladığı, dünya gayri safi hasılasının %13’ünden fazlasını oluşturan yaklaşık 500 milyon kişilik bir nüfusu kapsayan dünyanın en büyük üçüncü serbest ticaret anlaşması niteliğindeki anlaşma Şili’de Temsilciler Meclisinden 17 Nisan 2019 tarihinde geçmiş, Senato tarafından onaylanması ise 11 Ekim 2022 tarihinde mümkün olabilmiştir. Bunda, ülkede Ekim 2019 yılından itibaren  hakim olan sosyal ve siyasi hareketlilik ile hükümet ve anayasa değişikliği süreçlerine ilave olarak pandemi koşulları da etkili olmuştur.

Anılan Anlaşmanın yürürlüğe girme sürecinde egemen olan tartışmaların başında ülkenin egemenlik haklarına müdahale olarak nitelendirilen uluslararası tahkim mekanizması, yerli halkların haklarına müdahale ile yabancı sermaye ve çok uluslu şirketlere tanınan imtiyazlar gelmiştir. Nitekim, mevcut devlet başkanı Gabriel Boric, daha önce temsilciler meclisi üyesi iken söz konusu anlaşmayı sert bir şekilde eleştirmiş ancak devlet başkanı olduğu dönemde iş dünyasının ve muhalefetin baskıları sonucunda söz konusu anlaşmayı onaylamak durumunda kalmıştır. Boric başkanlığındaki yeni hükümetin söz konusu anlaşmaya yönelik fikir değişikliğinde sundukları gerekçelerden biri Şili’nin ülkenin egemenlik haklarını zedelediği düşünülen ve çıkarları doğrultusunda yabancı yatırımcılara ve çok uluslu şirketlere Şili Devletine karşı uluslararası tahkime gitme hakkı tanıyan anlaşma maddelerine karşılık sunulan Yan Mektuplar (Side Letters) olmuştur. Böylece, Şili diğer üye ülkeler ile ikili düzeyde müzakere ettiği Yan Mektuplar vasıtasıyla uluslararası tahkim mekanizmasından istisna tutulacaktır.

Her ne kadar Şili’nin daha önce her bir TPP11 üye ülkesi ile arasında yürürlüğe girmiş bulunan tercihli ticaret anlaşması olsa da, dünyanın en dışa açık ekonomisi olan ülkede iş dünyası ve hükümet tarafından TPP11’in Şili ekonomisine sağlayacağı değerlendirilen başlıca avantajlar arasında; 3000’den fazla üründe gümrük vergilerinin sıfırlanması, üretim maliyetlerinin azalması, ham madde fiyatlarında düşüş, yeni ithal ürünlere erişim, tarım, ormancılık, balıkçılık, et ve süt ürünleri gibi Şili’nin başlıca ihraç ürünlerinin daha geniş pazarlara açılması sayılmıştır.

Anılan anlaşma yalnızca mal ticareti ile sınırlı olmayıp, ticarette teknik engeller, bitki ve hayvan sağlığı, rekabet, kamu ihaleleri, hizmetler, yatırımlar, e-ticaret, iletişim, finansal hizmetler, çevre, istihdam ve fikri mülkiyet dahil 30 fasıldan oluşmaktadır.

Şili, halihazırda Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda ile Yan Mektup imzalamış olup Malezya ve Meksika ile görüşmelerin ilerleyen haftalarda sonuçlanması beklenmektedir.

TPP11’ye katılmak için başvuruda bulunan ülkeler arasında Birleşik Krallık, Çin, Tayvan, Ekvator, Kosta Rika, Uruguay bulunmakta olup G. Kore ve Tayland’ın da anılan ticari bloğa katılıma yönelik ilgisi vardır.